Sayfalar

6/08/2011

All Sports Cafe -bir klasik

bazı mekanlar vardır, hani böyle aslında hiçbiyere gidesiniz olmadığı ama evde de malesef hiiiç yemek olmadıgı için mecburen dışarda yemeniz gerek durumlarda, sırf orada rahat edeceğinizi bildiğiniz için gittiğiniz.. insanı evdeymiş gibi hissettiren, yemekleri harika olmasa da yüzünüzü güldürebilen..tanıdık bişeyler barındıran içinde, ya da bahçesinde; belki güleryüzlü, samimi bir garson, belki annenizin yemeklerinden birini andıran bir yemek, belki sıcacık bir ahşap masa, belki rahat koltuklar..
all sports cafe tam da böyle bir yer benim için. her gittiğimizde bahçedeki büyük ahşap masada sahibi zehra hanımı birileriyle sohbet halinde görürüm, hep doğal,güleryüzlü, işinin başında. yanlış anlamayın, tanımam kendisini şahsen, ama her seferinde görünce insan bir tanıdıgını görmüş gibi oluyor bir süre sonra:) bir de yemek kitabını almıştım cafenin (tavsiye ederim!), onuı imzalamıştı hemencik benden habersiz, bir jest olaraktan:)
kaç mekan kaldı istanbul'da, her gittiğinizde sahibini görebileceğiniz? onların evi gibi olmuş ya orası, aynen bu yüzden bir ev hissi veriyor zaten insana. sıcacık, samimi.
güleryüzlü garsonları var sonra, insanın yüzünü güldüren! tavsiye istediğiniz zaman en içten şekilde yardımcı olmaya çalışan ve becerebilen!
dün yine all sports'u tercih ettim dişçiden çıktığım, tüm çene bölgemin ağırlaştığı, dişlerimin sızladığı ve aynı zamanda açlıktan öldüğüm bir akşamda. bildim ki menüde zavallı dişlerime uygun, yumuşak bir yemek bulamasamda onlar beni aç bırakmazlar, en kötü bi patates püresi getiriverirler önüme, geçmiş olsun dilekleriyle:)  huysuzdum, hiçbişeyi istemediğim ve beğenmeyeceğim bir moddaydım amaoradan mutlu ayrıldım. makarna yedim en yumuşak onu buldum diye, çok güzel falan diildi, evde daha güzellerini yapıyoruz hepimiz zaman zaman. dümdüz peynirli bi makarnaydı ama acıtmadı dişlerimi, söylenmedim bende makarnanız güzel diil diye, tüm huysuzluguma ragmen, all sportsun ve zehra hanımın hatrına sustum, hepsini yemedim sordu garson beğenmediniz mi diye, yok dedim, çok geldi. bozmadım onu, kıyamadım :) sevgilimin şahane fırında antrikotundan otlandım bende, yanında patates püresiyle!
iyi ki varsın all sports! senin gibi yerler azaldı artık. fabrika gibi cafeleri sevmiyorum ben. samimi olmalı cafe dediğin..
http://www.allsportscafe.com/tr/

not: bir de bebek koru kahvesinin işinin başından bir an olsun ayrılmayan dünya tatlısı karı-koca sahiplerine bayılırım yıllardır! oras da ikinci evim gibidir aynen! hak geçmesin! :)


not2: amerika maceralarım bitti zannetmeyin! arkası yarın:))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder