Sayfalar

6/01/2011

NYC - CHINATOWN'da neler keşfettim?



İçinizde New York'a ve de Manhattan'ın güneyindeki ünlü Chinatown'a gidenler vardır eminim, gel gelelim bu benim ilk gidişimdi! Londra'da öğrenciyken oradaki Chinatown'da gece yarıları az yemek yemedik sevgilimle gerçi! İki Chinatown'un benzer tarafları da var farklı yanları da, restaurantların dizilimi, sokakların görünümü falan benzer ama New York'ta Londra'da olmayan şeyler var!! Beni restaurantlardan daha çok heyecanlandıran şeyler hem de! (özellikle de gittiğimiz- hem de Zagat onaylı- restaurantın yemekleri hiç de başarılı olmadığından!) Fishmarket ve bizim bildiğimiz anlamda manavlar var!

Alabildiğine çeşitli balık ve deniz ürünleri!!! Alıp eve getirip pişirmek istedim!! :(
Blue Crab/Mavi Yengeç! Türkiye'de de var, yemediyseniz mutlaka deneyin!!!
Bu kurbağalar resimde belki anlaşılmıyo ama benim elimden baya büyükler!!!!
Mideniz bulandıysa üzgünüm ama yenmek üzere satılıyorlar, ben napiyim!
Normal olarak, NYC'de evim olmadıgından bunlardan alıp tatma şansım olmadı, sadece çok ilginç ve çeşitli olduklarından paylaşmak istedim.

Manavlara gelince;
benim daha önce hiç görmediğim meyveler satıyorlardı, biz dee bazılarından alıp tatlarına baktık!

(açıklamaya gerek yok sanırım- bildiğin sokak manavı işte)



Şu ufak pembe kabuklu meyvenin adı LYCHEE, kendisi benim şu dünyadaki en sevdiğim tatlardan biri olur. Tropik bir meyvedir, ortasında malta eriğindeki gibi çekirdek vardır, hafif suludur ve ağızda kadifemsi, hafif tatlı bir lezzet bırakır :) Martinisi çook güzel olur ve dünyaca ünlüdür (thanks to Nobu!) 
Yurdum insanı bu meyveyi konserve olarak Makrolarda, Martini haline gelmiş olarak da Ortaköy Zuma'da tadabilir. Artık İstanbul Nobu açılınca orda da içeriz:) Taze olarak satıldığına hiç rastlamadım, Hilton Dragon'da meyve olarak ya da meyve salatasının içinde sunulurdu eskiden, hala var mı bilemedim..
Bu arkadaş RAMBUTAN satıyor, ben de ilk defa tattım. Bu kirpi gibi görünen ama hiç de sert olmayan kabugun altından lychee benzeri, biraz daha büyük bir meyve çıkıyor. Tadı da benzer ancak biraz da aha tatlı gibi; benim için lycheenin yerini tutamaz yani! 




      

Bu arkadaşın adı DRAGON FRUIT, bu da kapalı hali
.
Ortadan ikiye kestik, bayağı sert bir kabuğu var, zor kesildi.
İçi sulu, tadıysa kiviye benziyor, biraz daha tatsız.. 




    Bu da JACK FRUIT, gördüğünüz gibi kavuna benziyor, ama alıp tadına bakamadık kafam kadar olduğundan..

yemekte yediklerimizi ve diğer NYC maceralarımı da sonra anlatırım artık!
sevgiler,
Ece!

4 yorum:

  1. Gez sen bensiz daha gez..

    Le Maison'da kurbaga bacagı yiyelim mi? Canım çekti:)

    YanıtlaSil
  2. Su dragon fruit ilginç gözüküyor..

    YanıtlaSil
  3. La maison'da kaz ciğeri yenir şefim! ayarla gidelim!!

    YanıtlaSil
  4. dragon fruit sen kesin severdin, kiwi gibiydi tadı

    YanıtlaSil